2 Ağustos 2010 Pazartesi

İÇİME SİNMİYOR!!!

Merhaba, 
bugün biraz politikadan bahsetmek istiyorum. Aslında biraz içimi dökmek, kafamdaki karmaşayı anlatmak amacım. Yeni anayasa için referandum oylamasının, zaten son raddede olan gerginliği bir kez daha perçinleyerek halkı iyiden iyiye içinden çıkılmayacak bir kutuplaşmanın içine sürüklediğini düşünüyorum. Sosyal demokrat, Kemalist arkadaşlarımın ısrarla HAYIR dediği, evet demenin iktidar yandaşlığı gibi algılandığı bir süreçte ben kendi adıma bir seçim yapmak mecburiyetinde bulunmaktan utanç duyuyorum. Nedir yani, kötünün iyisi hangisidir? Bir bilen anlatsın bana bu nasıl handikaptır? 30 yıl önce halihazırdaki anayasa için dökülen onca kan, görülen onca işkence,yaşanılan onca travma bir anda geçmiş,12 Eylül cuntasının elinden çıkma, sanki özgürlükler toplamıymış gibi lanse edilen bu anayasa bir anda kıymete binmiş görünüyor. Öte yandan tabi ki bu iktidarın yaptığı hiç bir şeyi desteklemediğim gibi bunu desteklemek de asla içimden gelmiyor.
İşte zaten temel sorun da burada başlıyor. HAYIR demekle sadece AKP'ye yönelik bir reddedişte bulunmak 12 Eylül iktidarını topyekün kabullenmek anlamına gelmiyor mu?  EVET demek içinse bu düzenlemeyi AKP dışında gerçek anlamda demokrat ve halkı içine sindirebilmiş bir iktidara ihtiyaç var. Açıkçası bu iktidarın düzenlediği hiçbir şeye tabi ki evet demeyeceğim ama beni bu haksız kutuplaşmanın içine sürekledikleri için bir kez daha isyan ediyorum ve oy kullanmama hakkımı kullanıyorum. Çünkü bu iki ucu boklu değnekle kirlenmek istemiyorum. Ama tabii asla ÇEKİMSER değil oyum. Benimki sadece BOYKOT! Bu oyuna gelmeyeceğim. Lütfen siz de bir kez daha düşünün. Sırf iktidara inat olsun diye darbecinin, cuntacının bu ülkeye yaptığı kötülüklere göz mü yumacaksınız?